29 Aralık 2017 Cuma

CANIM HEDİYELER

Yılın son cumasından yağmurlu bir istanbul sabahından merhaba pek sevgili okurcum...
Şurada 2018'e girmemize ne kaldı ?
Geçen yazımda bahsetmiştim bir çekiliş yaptığımızdan. Aramızda uzak mesafeler olsa da kopmadık üniversite arkadaşlarımla. Bir kaç kişinin yardımı ile her yıl çekiliş yapıp hediyeler gönderiyoruz birbirimize :)
Bu yıl da gelin olacak bir arkadaşım çıktı şansıma hatta bende ona çıkmışım böylelikle birbirimize hediye almış olduk.
Ben ona ;


Sosyopix sitesinden takvim yaptırdım. Takvim yapraklarında nişanlısı ile fotoğrafları var :)


Çeyizine koyması için :D


Ben evine gidince bana kek yapsın diye :D


İşte bu çim kadın tam olarak arkadaşıma benziyor :) Bunu da Ağaç A. Ş. den aldım çok sevimli değil mi :)


Ve aramızda çok şey ifade eden bu patlayan şekerlerden :)



O ise beni tam kalbimden vurdu :) Ve her gördüğümde çok istediğim bir türlü elimin almaya gitmediği kitap mührü almış :)



Hediye alırken gerçekten en önemli şey karşıdaki insanı tanımak nelerden hoşlandığını bilmek biz karşılıklı olarak bayıldık hediyelere :)

Şimdiden sağlık mutluluk huzur ve tabi ki para dolu bir yıl diliyorum...
Seneye görüşürüz... ( Yapmayacağımı sanıyoridiyseniz fena halde yanılıyoridiniz ) ahahaha


26 Aralık 2017 Salı

İBEKİNG ALIŞVERİŞLERİM

Ivır zıvırlar kalp ben !
Ivır zıvır satan siteler daha çok kalp ben !
Merhaba sevgili okur sana bugün çok sevdiğim hatta bayıldığım bir siteden bahsedeceğim. tık tık
İbeking benim gibi ıvır zıvır severlerin mutlaka gördüğü takip ettiği hatta alışveriş yaptığı bir site. Çok şahane instagram hesapları da mevcut. Senelerdir severek alışveriş yapıyorum. Hatta düzenli olarak takvim aldığım doğrudur. Gelelim benim favori ürünlerime;
Aslında bir çok ürün aldım ama hediye gönderdiklerim oldu... Bitenler oldu... Fotoğraflayamadıklarım oldu... Son dönemde satın aldıklarım ve severek kullandıklarımı sevgili okurlarımın önüne sunuyorum...
Takvimler:
Masa takvimleri çok ama çok güzel hele de benim gibi çiçek seversen mutlaka denemelisin ibeking takvimlerini...

 

Bu yeni duvar takvimim bunu ilk defa bu yıl aldım bakalım benim için kullanışlı olacak mı ?




2018 masa takvimim kullanmak için resmen sabırsızlanıyorum :)




Bu da 2017 yılı masam takvimim idi. Bu yıl bu boyda çiçekli yapmadılar :( Ben de dikdörtgen almak zorunda kaldım :( (Ne kadar çiçek sevdiğimi anlamışsınızdır umarım )


Notluklar:
Ah bu not defterim var ya dillere destan oldu iş yerimde. Her gören bayılıyor... Zaten adım ıvır zıvırcıydı iyice ayyuka çıktı.



Bu da klavye önü notluğum :)



Ayraçlar:
Kitap okumayı seven ben için bulunmaz nimetler şunların tatlılığına bakar mısın... ( Gözümden kalplar fışkırıyor :) )





Gözlük Kutusu:
Masa üstünde devamlı gözlük kutusu bulunduruyorum ( İki kere masadan düşürüp gözlük camlarımı kırdılar :( ) ve şık bir şey almak istedim sağ olsun ibeking beni hiç uğraştırmadı : )


Bu arada fotoğraflar pek kaliteli olmadı üzgünüm iş yerinde ancak bu kadar oluyor :( Bir yazımızın daha sonuna geldik şimdilik hoşça ve huzurla kal sevgili okurum :) Bu arada sende bu tarz sitelerden alışveriş yapıyorsan lütfen yorum olarak yaz ki benim gibi bir ıvır zıvırcı bundan mahsur kalmasın :)


22 Aralık 2017 Cuma

BENİM ÇİFTLERİM

Ülke olarak pek meraklıyız bu magazine hadi itiraf edin :P
Ben mi ay hayır canım ben tabi ki belgesel falan izliyorum !!! hahahaha
Şaka bir yana dozunda magazin seviyorum sevgili okurcum. Ve nedense bloğumda sevdiğim yakıştırdığım çiftleri yazmak istedim. Bakalım kimler benim çiftlerimi sevecek :D Hadiiii ama cuma cuma biraz eğlence fena mı olur maksat kafalar dağılsın. İşte İçimdeki Yaz'ın en yakıştırdığı Çiftler :


10. Gupse ÖZAY - Barış ARDUÇ


Kim ne derse desin ben bu çifti birbirine çok yakıştırıyorum listeme 10 numaradan giriş yapıyorlar. Umarım sonsuz bir ilişkileri olur :)

09. Fahriye EVCEN - Burak ÖZÇİVİT


Güzellikse güzellik yakışıklılıksa yakışıklılık... Yine birbirine çok uydurduğum bir çift daha Fahriye hanım birçok yanlış tercihten sonra doğru yolu buldu bence :)

08. Sinem KOBAL - Kenan İMİRZALIOĞLU


Sinem Hanım kızımızı oldum olası beğenirdim oda yanlış tercihlerden sonra doğru yolu bulanlardan. Kenan Bey oğlumuz evimizin bir ferdi gibi çünkü sevgili kocamcım her dizisinin müptelası :)


07. Aslı KIZMAZ - İlker KIZMAZ

Bak bu aralar bu çiftin baya hastasıyım. Aslı Hanımın hem instagram hesabını hem de youtube kanalını severek takip ediyorum ve İlker Beyle çok çok yakıştırıyorum. Sonsuz mutluluk amin.

06. Aslı ENVER - Murat BOZ


Murat Boz sizce de çok sempatik değil mi ? Ben bu kızımızla oğlumuzu da beğeniyorum bakalım evlilik gelecek mi :D

05. Demet AKALIN - Okan KURT


Demet Akalının dobralığı mertliği takdire şayan. Gerçi çoğunlukla yanlış insanlara güveniyor ama olsun ben seviyorum Demet Akalın'ı. Okan eniştemizle de çok yakıştırıyorum. Allah mutluluklarını daim etsin inşallah :)

04. Sıla - Ahmet KURAL


Şu sıralar aslında en favori çiftim. Neden bilmem ben bunları bir yakıştır bir yakıştır. Bir ara acaba Ahmet bey oğlumuz Sıla Hanımdan kısa mı diye dertlensem de çok şükür uzunmuş. Bu çiftimize de sonsuz mutluluk diliyorum.

03. Bergüzar KOREL - Halit ERGENÇ


Evet boysa boy possa pos.... Vallahi maşallah pek beğeniyorum kendilerini... Her ne kadar Vatanım Sensin dizisini bu yıl pek beğenmesem de oyunculuk performansları harika...

02. Pınar - Tarkan TEVETOĞLU


Taaa taaa.... Evet zirvenin ortağı belli oldu... Aaa yoksa siz benim Tarkan sevdamı bilmiyor musunuz. Cık cık cık çok ayıp. Ben ki tam bir Tarkan hayranıyım kendisine şarkılarına yaptığı işlere bayılıyorum. Ve evliliği de en çok ona yakıştırdım. Bir alyans bir erkeğe bu kadar mı yakışır ! ( Eşim beni okumuyor bunu biliyor muydunuz ? ) Allah mutlu mesut etsin inşallah...

01. Arzum ONAN - Mehmet ASLANTUĞ


Ve işte zirve...
Ah işte benim yıllardır en beğendiğim çift...
O naiflik o duruluk... O güzellik o yakışıklılık.. O duruşları, çizgilerini hiç bozmamaları... Maşallah Allah daim eder inşallah. Bu arada Mehmet Aslantuğ'u ciddi anlamda çok beğeniyorum hele o ses tonu. Bilmem izlediniz mi ama hala kulağımda Bir İstanbul Masalı dizisinde ki Esma deyişi... Bu çiftimize de sonsuz mutluluk...

İşte sevgili okurcum bir magazin köşemizin daha sonuna geldik. Nasıl buldun çiftlerimi sen kimleri seviyorsun ya da sevmiyorsun ?
Şimdilik hoşça ve huzurla kal...

19 Aralık 2017 Salı

2018 DİLEK LİSTESİ

Uzun araların insanı içimdeki yaz yine yeniden aranızda sevgili okurlarım !!!
Ama bir sor bu kız nerede ne yapıyor.... Hemen yargısız infaz ! 
Ah sevgili okurcum bir hastalık belası kurtulamıyoruz gitti bir hafta iyi iki hafta kötü tam atlattık diyoruz yeni bir virüs dalgası sarıyor etrafımızı. Eee malumunuz yorgunluk uykusuzluk da bende fazlaca var o yüzden yatağa düşüp duruyorum....
Neyse zaten hastalıktan bıktım bari bloğumu güzel cümlelerle doldurayım. 
Evet geldik yılın en sevdiğim zamanına... 2017 benim için zorlu ama güzel bir yıldı çok şükür. Umarım 2018 ondan daha da güzel bir yıl olur...


Peki neler mi bekliyorum 2018'den....
- Bol uyku ( 2017 o kadar uykusuzdu ki :( )
- Önce sağlık
- Mutluluk
- Huzur
- Tabi ki hayırlı bol kazanç :)
Şimdi geçelim özel isteklere :D
 - Kendime ait küçük bir araba ( İmkansız gibi duruyor ama inanırsak olur bence :D )
- Eşime bir araba ( Malumunuz arabamızı satmıştık şimdi yine arayışlardayız :( )
- Güzel bir yaz tatili
- İstediğim tüm kitapları almak
- Bu yaz kendime güzel bir sandalet almak istiyorum.
- Bolca ıvır zıvır almak
- İşimde bol başarı diliyorum kendime ve eşime
- Oğlumla tek başıma gezme evresine geçmek istiyorum ( Buna çok AMİN ! :) )
- Kız kardeşlerimin atanması 
- Bol Bol gezmek eğlenmek


Şimdilik isteklerim bu kadar. Baktığında azmış gibi geliyor bakalım hangileri gerçek olacak bunu birlikte yaşayıp göreceğiz inşallah...
Şimdiden herkese mutlu huzurlu bol sağlıklı yıllar diliyorum. İnanın... Her şeyin başı gerçekten inanmak ! 


1 Aralık 2017 Cuma

SEVGİLİ GÜNLÜK - 2

Penceremin önünde gri bulutlar... Bol miktarda yağmur ve rüzgar sesi... Uçuşan yapraklar... Sonbaharı hep sevmişimdir ama bu yıl bir başka güzel renkleri...
Çok romantik bir girişle merhaba sevgili okurcum...
Neler oluyor neler bitiyor biraz dertleşelim diye geldim...
En son yaz dokümanını yapmışım işte burada tık tık şimdide bir sonbahar dokümanı olacak :)
Eylül biz de yıl dönümü ayı bu yıl evliliğimizin 3. yılını geri de bıraktık ve güzel bir kutlama kaldı geriye o günden... Motorla kaçtık ve sahilde ayaklarımızı sallandıra sallandıra kumpir yedik ( romantizm anlayışım ) Ve sonra bayıldığım Baylan Pastahanesinden kutlama pastası... Sonra yine işler güçler ve hafta sonu gezmeleri bol bol parklar...
Ve sahaf festivali... Muhteşem eğlenceli bir gezme... ayrıntılar tık tık
Nişanlar kınalar bol bol düğünler ve isteme törenleri... ( Gün geçtikçe bu işin ... çıkarmaya başladılar her şeye bir organizasyon her olaya bir hediye yok artık diyor insan!!! )
Ve aşure ayını geride bıraktık benim için çok acı oldu. Bol bol yememe rağmen yine doyamadım :(
Oğlum gün geçtikçe büyüyor, her olayıyla birlikte bize kahkahalar attırıyor ve artık net bir şekilde anne baba diyor :)
Ekim ayı itibari ile doğum günü mü kutladık. Kutlu doğum haftamın ayrıntıları da burada... tık tık
Ekim ayı ne ara geldi ne ara gitti hiç anlayamadan Kasım ayında buldum kendimi.. Ve muhteşem bir organizasyona katıldım. Oda işte burada :) tık tık (ya bir şey deyim mi ben çoğu şeyi yazmışım ya :)) 
Ve son olarak Atatürk Arboretumuna gittik onu da yazmışım :( şurada tık tık
İşte böyle sevgili okur peki onun haricinde neler mi oluyor hayatımda. Bir kere o çok sevdiğimiz arabamızı sattık gitti :( Yatırım olarak farklı yönlere gitmeye karar verdik eşim yasta :D 
Sonrasında Annemi dün Ümre'ye yolculadık hem da tam üç kuşak olarak. Annem Anneannem ve Büyük Anneannem şuan Ümre'deler ( Maşallahınızı aldım burada) Allah kabul etsin inşallah.
Bol bol okumaya devam. Okuma işini serviste çözüyorum ama izleme işine bir formül bulamadım hala. Oğlumla olmuyor o uyuyunca ben de uyuyorum :( bu yüzden o kadar uzun zaman oldu ki bir şeyler seyretmeyeli :(
İşte böyle sevgili okur... Bu yazıyı aslında geçen hafta yazdım ama kısmet bugün yayınlamak taymış.  Bu arada Aralık ayı en sevdiklerimden. O ışıklar yılbaşı süsleri hediyeleşmeler. Yeni ajandalar takvimler... Bakalım bu sene nasıl hediyeler göndereceğim arkadaşlarıma paylaşmak için sabırsızlanıyorum.
Umarım oralarda her şey yolundadır değilse de bir an önce girer inşallah . Hoşça ve huzurla kal...


14 Kasım 2017 Salı

OKUDUKLARIM / MÜCELLA

Mücella...
Ya bu kitap beni öyle derinden sarstı ki... O durağanlığı o sakinliğin içinde yaşanan fırtınalı hayatlar...
Aslında hepimizin çevresinde olan hayat oyunlarını öyle güzel yazmış ki Nazan Bekiroğlu...
Sevgili okur Mücella çok şahane bir kitap zaten bir solukta okunuyor... 


Ama benim anlatmak istediğim konu çok ayrı... Hepimizin hayatında aslında bir Mücella abla olması. (Dikkat Spoiler geliyor ) Mücella hiç evlenmemiş daha doğrusu ana korkusundan hayatı yaşayamamış bir karakter. Ne sinema bilmiş ne gezme tozma varsa yoksa hiç bilmediği görücü usulü evleneceği adam için çeyiz hazırlayan bir kızcağazımız...
Yani okurken öyle isyan ediyorsun ki annesine.. Ya bırak ya bırak yaşasın kız diye haykırıyorsun.. o kadar boşa geçiyor ki ömür... Ah Mücella Abla... Hala arada aklıma geliyor içim sızlıyor o boşa geçen ömre. Ya belki ona göre boşa geçmedi ama görmediği gitmediği o kadar yer olduğunu bildiğin için...Ahh ki ne ahh...


Var mı sizinde etrafınızda böyle yapma etme diyen çocuğunun yaşam hakkını elinden alan anneler... Benim bir tanıdığım öyleydi kızına neler söylerdi onu yapma ne derler oraya gitme ne derler onu giyme laf söz getirme... Gidemezsin baban kızar söyleyemezsin elalem ne der... Daha bu liste uzayıp gider ne oldu gitti işte kızın en güzel zamanları... Boşa geçen ömre yazık oluyor...
İşte öyle sevgili okur bol isyan ettiren naif kitap mücella.. Şiddetle tavsiye ediyorum...
Hoşça ve huzurlu bir gün diliyorum...

13 Kasım 2017 Pazartesi

GEZDİKLERİM / ATATÜRK ARBORETUMU

Mevsim sonbahaaaaar mevsim sonbaaaaahaaaaar....
Bu mevsimin renklerine aşık olmayan yoktur herhalde değil mi ?
Ah ben içi yazla dolu olan ben bile bayılıyorum o sarılara turunculara kırmızılara..
Bir keresinde eşimle kısa bir bolu tatili yapmıştık bu sene tekrar planladıysak da bir sürü şey çıktı gidemedik. Bana da uzun zamandır Atatürk Arboretumuna gitmelisin diye baskı yapan arkadaşlarımı dinleyerek bir pazar günü kaçtık evden....


Aman Allah'ım o Belgrad Ormanı nedir adeta Yedi Göller.... Cennetteyiz resmen... Renk cümbüşü olmuş oralar... Sonra Atatürk Arboretumuna geldik. Giriş tam 15 tl. Biz yanımızda oğlumuz olduğu için fazla dolanmadık kendisi şu sıralar kucaktan inmek istemiyor da :( Biz de gidebildiğimiz yerleri gezdik ve bol bol fotoğraf çekildik ki oğlum ha bire bir yerlerini oynattığı için çoğu kayık :( Benimde tek hiç güzel fotoğrafım yok aaah aaah gençlik ne fotoğraflarım vardı. Analık beni çaptan düşürdü sevgili okur...


Eğer siz de sonbahar fotoğrafları istiyorsanız ve tabi ki bolca temiz hava mutlaka gidin.. Bu arada ya insanlar ne pozlar veriyor arkadaş onlara mı bakayım ben de poz mu vereyim bilemedim :) yerlerde sürünenler çamur içinde kalanlar ne kadar fotoğraf dünyası olmuşuz öyle tabi ki buna bende dahilim. Anın tadını çıkarmayı çoktan unuttuk... Bakalım bu moda ne kadar sürecek :)
Şimdilik bu sonbahar fotoğrafları ile seni baş başa bırakıyorum sevgili okur hoşça ve huzurla kal oralarda... 











Buraya kadar geldiysen ne mutlu bana... :)

8 Kasım 2017 Çarşamba

HARRY POTTER KONSERİ / ZORLU PERFORMANS SANATLARI MERKEZİ

Evet sevgili okuyucum yanlış duymadın bu gördüğün şanslı kişilik teee yaz başından beri bu konserin hayalini kuruyordu ve hayaller bu sefer gerçek oldu.
Şaka değil bildiğin hayal çünkü şurada gidebildiğim kaç etkinlik var ki !


Neyse dönelim konumuzun ayrıntılarına yine pek meraklı pek sosyal kardeşlerim internetden Zorlu Performans Sanatları etkinliklerini sürekli takip ediyorlardı. Ve bu konserden önce La La Land filminin konserine bilet almışlardı hatta keşke Harry Potter da olsa ne güzel olurdu diye sohbetini bile etmiştik. Ve taaa daaa bir ay sonra da Harry Potter ve Felsefe Taşı filminin biletleri satışa sunuldu. Bu arada biz 2. balkondan biletlerimi aldık ki en arka 80 TL. Varın siz düşünün en ön bilet fiyatlarını.
Bu arada etkinlikten kısaca bahsetmek gerekirse büyük ekranda film oynuyor ve ekran önünde orkestra filmin müziklerini canlı canlı çalıyor.( not 1: bir ara ulan kesin çalmıyorlar şaka yapıyorlar diye düşünsem de ki o derece mükemmel, çaldıklarına bizzat şahit olduk :) )
Yaz sonu aldığımız için ohoo tee kasıma ne kadar çok var desek de tabi ki zaman su gibi aktı ve etkinlik günü geldi çattı. Etkinlik iki gündü biz cumartesi olanı seçtik. İlk gün ki konseri instagramdan takip ettik ve ne görelim herkes cüppelerle asalarla binaların atkıları ile gelmiş. Biz bir özen bir özen hemen concept oluşturduk ve Harry Potter'a ait ne varsa yanımıza aldık ( Zaman döndücü kolye, Altın snitch kolye, Felix Felisis kolye, Harry potter gözlüğüm ve 9 3/4 Hogwarts Ekspresi biletlerimiz )


Kardeşlerim Griffindor renklerine uygun giyindiler ama bu kulunuz pek uygun bir şey bulamadı :(
Neyse pür heyecan ile Zorlu'nun yolunu tuttuk benim ilk gidişimdi. Kolay bir ulaşımı var Allah'dan. Bu arada yine ben yaslarda oğlumu evde bıraktım diye bunu da unutmadan yazayım ilerde o beni evde bırakınca bu yazıyı okuyup iyi ki ben de bırakmışım diyeyim :)


Zorlu PSM'den içeri girdiğin anda bir havanız değişiyor hemen entelektüel bir hava ya bürünüyorsunuz. Sanki her hafta orada kültürel bir faaliyette bulunuyormuş havası falan :) Bu arada etrafımız o kadar güzel ki her yaştan insan ellerinde asalar üzerlerinde mutlaka Harry Potter'a ait nesneler kıyafetler. Hayran hayran izledim onları. Biz de bol bol fotoğraf çekildik. Ve gösteri saatine yakın salondaki yerimizi aldık. Tabi pür dikkat en öndeki insanları izlemeye başladım :D Allah Halla zenginlik nasıl oluyor nasıl bir şey falan baya kafa yorduk :D Yani yine zenginin parası züğürdün çenesini yordu :D


Ve evet işte o an sanatçılar bir bir yerlerini aldılar ve Orkestra Şefi üzerinde cüppesi ve Griffindor Kravatıyla aşırı sempatik bir insandı. Bize türkçe bir metin okudu aksanlı (Muhteşem ingiliz aksanı oluyor) sesiyle. İngilizce bir felsefe taşı dedi biz o an koptuk zaten :) Sevgili şefimiz bize bunun sıradan bir konser olmadığını söyledi sevdiğimiz bir karakter çıktığında bolca alkışlamamızı sevmediklerimizi ise yuhalamamızı söyledi. Ve tek tek sordu aramızda Griffindorlular var mı peki Ravenclaw ya Hufflepuff peki peki ( Çatal dili gibi ) (not:sanırım bu espriyi sadece seriyi izleyenler anlayacak) Slytherin.... Tabi bolca alkış her bir bölüm için... 


Konser başladı ama dediğim gibi ilk önce bir algılama problemi oluyor o kadar kusursuz ve birebir ki çalmıyorlarmış gibi geliyor. Bir de meğer müzik bir filmin her şeyiymiş onu anlamış oldum. 
Bu arada her bir karakter çıktığında farklı tezahüratlar yapıldı. Kimi bolca alkışlandı kimi de bolca yuhalandı...


Muhteşem bir 3 saat geçirmiş olduk... Filmi yine ilk heyecanımla izledim. Bu filmi ilk izlediğimde 9 yaşındaydım. Ve ben Harry Potter'ın tüm filmlerini sinemada izlemiş şanslı kişilikler denim. Aynı heyecan aynı sevgi... Meğer ne çok seveni varmış bu serinin size ne desem babam yaşında adamlar küçücük çocuklar öğrenciler ev hanımları her telden her türden yüzlerce insan. Nasıl bir şeydir acaba böyle bir kitap yazmak milyarlarca insana kendi yazdığı karakterleri sevdirmek peşinden sürüklemek...


İşte böyle sevgili okurcum. Ha bu arada ay ne güzel etkinlikmiş keşke bende gidebilseydim dersen Mayıs 19-20 'sinde Harry Potter ve Sırlar odasının konseri olacak biletler yine Zorlu ve Biletix'de olacakmış ki biletler henüz satışa çıkmamış.
Şimdi hoşça huzurlu ve biraz büyü ile kal....Ve tabi ki ALWAYS...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...