Şimdi okullu olduk sınıfları doldurduk sevinçliyiz hepimiz yaşasın okulumuzzzzz......
Ve evet şu an şu durumda okulların açılması beni zerre ilgilendirmiyor. Oğlum büyüyene kadar da sanırım pek ilgilendirmeyecek. Ama bu sabah servis beklerken öyle özendim ki o formaları giyip çantalarını sırtlarına takan öğrencilere. Sonra düşündüm nereden başlamak isterdim ilkokul ortaokul lise üniversite ?
Sanırım bugün yine ve yeniden üniversiteye başlamak isterdim. Aynı günleri tekrar yaşamak da güzel olurdu bu aklımla yepyeni bir üniversite yaşamı da. İşte tam da bu noktadan yola çıkarak sana üniversitede ki ilk günü mü anlatmak istedim sevgili okur sahi sen şimdi nerede olmak isterdin senin ilk günün nasıldı ?
Benim ilk günüm baya zorluydu.
Yurtta uyanmak yeni bir
insanın seninle birlikte aynı oda da dolanması aynı banyoyu kullanmanız
hazırlanıp birlikte çıkışımız zaten öyle tuhaf hissettiriyor ki insana. Böyle
kafan bulanık gibi flu yaşıyorsun yani. Neyse bir telaş çıktık yurttan, Üniversiteye geldiğimiz ilk gün almıştık otobüs kartlarımızı. İlk gün diye
birinci sınıflar doldurmuş otobüsleri tıklım tıklım. Herkes heyecanlı telaşlı.
Birde bir parfüm kokusu anlatamam herkes düğüne gider gibi giyinmiş süslenmiş.
Bazıları sessiz sessiz etrafı izlerken bir hafta önce gelip kaynaşan
tipler de muhabbet ediyorlardı. İlk gün muhabbetlerini hiç unutmam çünkü her
yıl ilk gün birinci sınıflar hep aynı sohbeti yapıyorlar :)
Muhabbetler şu şekilde
seyir ediyor
. -Oğlum havuz varmış
yazılalım hafta da bir gideriz. ( Hiç bir zaman gitmediler.)
- Ya çok güzel gruplar
var katılalım. ( İki kere toplantısına gitti bir daha hiç uğramadı.)
- Bahar şenliklerinde
çadır kuruyorlarmış kurarız düşünsene ( Düşünemedi ! )
Üniversitede kampüse otobüsler
girdiği için kart kontrolünü otobüste yapıyorlar. Otobüs üniversitenin kapısında
duruyor, Güvenlik görevlisi içeri girip elinde bir cihazla kartlarımızı
kontrol ediyordu. Kartı olmayanları da aşağıya indirip güvenlikte kontrol
ediyorlar öğrenci mi değil mi diye.
Neyse otobüsün uğradığı
2. durak bizim fakülteydi. Bir de ufak bir not ramazan aynın son günleriydi
benim okulda ki ilk günüm. Bir de hava nasıl sıcak nasıl sıcak anlatamam.
Fakülte o kadar boş ki in cin top oynuyor diye bir laf var benim
durumuma cuk oturuyor.
Bir şekilde kendi
bölümümü buldum ama ne hoca var ortada ne de bir öğretmen. Sonradan öğreniyoruz
tabi üniversite de ilk hafta pek dersler olmazmış, acemilik işte. Sonra bir
hayal kırıklığı ile yürürken benim gibi bir kaç kişiyi daha gördüm ve tanıştım
meğer benim sınıf arkadaşlarımmış. Bazıları aileleri ile gelmişler. Ne bileyim
yakıştıramıyorum üniversiteye anneyi babayı. Bırakın da biraz çocuklarınız
özgür olsun. Neyse kantine geçtik
biraz oturduk telefonlarımızı falan verdik birbirimize. Sonra öğleden sonra
ders programı verilecek bekleyin dediler başladık biz de beklemeye. Artık öyle
susadım ki anlatamam Allah'tan rüzgar bol. Gölge ve rüzgar alan bir yer buldum
etrafı izlemeye başladım. Çoğunluk oruç tutmuyordu. Tüm gençlerin elinde
kolalar sular. Allah'ım resmen beni sınıyor yani. Çok şükür öğlen oldu da ders
programını alıp yurda döndüm.
Hemen iftara kadar
uyudum. Uyanınca ilk işim koşup marketten kola almak oldu, iftarda da kana kana
içtim normal de de fazla kola tüketen biri değilimdir.
İşte benim ilk gün
hüsranım :)
Yani demem o ki aman
üniversite canım üniversite deyip beklentinizi yükseltmeyin.
Huzurla ve hoşça kal
sevgili okur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder