KASIM 2020

 Tam mutlu olucaz araya covid giriyor (ağlamalı emoji)

Yahu tam her şeyi yoluna koyuyoruz diyoruz ki mesela şunu yaparız böyle gezelim falan hooop aklımıza virüs geliyor ve tüm planlarımızı iptal etmek zorunda kalıyoruz. Sanırım ülkece tek anlaştığımız konu covide olan nefretimiz. 

Amma ve lakin bu cahil insanlar beni yoruyor. Bu cahillik okumakla kendini geliştirmekle falan ilgili değil tamamen maske ile ilgili.Arkadaşlar o koca burnunuzu soksanız o maskeye her şey çok daha kolay olacak aslında ama !!!

Geçenlerde ofisimizin şoförü pozitif çıktı. Kendisine yalvardık ya tak maskeni yok tak yok müdür bile sözünü geçiremiyor. Kendisinin üç tane çocuğu var hayır bizi düşünmüyorsun bari onları düşün ama yok virüse inanmıyor ki maske taksın. O şoförle ben her gün bir yerlere aynı arabada gitmek zorundayım. Tabi hemen biz de test yaptırdık ilk defa bu sefer çok korktum çünkü adam hiç maske takmıyor. Çok şükür tüm ofis negatif çıktık adam da karantinasını bitirdi geldi maske takıyor mu sanırım artık asla takmayacak nasılsa hastalığı geçirdi !!!

Neyse daha fazla sinirlenmeden sana biraz bu aralardan bahsedeyim. Hastalıktan sonra kapalı alanlara lokantalara asla çocuklarla gitmiyoruz. Genel de hep ormanda parktayız.Geçen pazar Belgrad Ormanına gittik aman Allahım ne manzara ne manzara. Bolu ya falan gitmeye hiç gerek yok cennet burnumuzun dibinde çünkü. Sonbahar nasıl yakışmış. Sarılar turuncular kırmızılar... Bol bol oksijen aldık ve evimizin yolunu tuttuk.

 Sırayla millet bahçelerini geziyoruz havalar el verdiğince hem çocuklara hem bize iyi geliyor. Çareyi burada buluyoruz çünkü. Çocuklar küçük ev de durmak istemiyorlar tüm hafta evdeler çünkü :(

Kasım ayı biz de bu şekilde seyir ediyor. Yeni yıldan da pek umutlu değilim 2021 in pek bir şey değiştireceğini düşünmüyorum. Bu virüs daha uzun zaman bizimle :(

Bu arada kitap okuyorum dizi izliyorum zamanım el verdiğince. Alaca karanlık serisinin son kitabı olan ve Edwardın ağzından olan Gece yarısı güneşini okudum. Zaten çok sevdiğim bir seriydi bir vampirin gözünden okumak daha da zevkliydi. Sonra Anne serisine devam ediyorum 2. kitabını ilki kadar çok beğenmedim ne yalan söyleyeyim hep bitse de gitsek modundaydım. Ama üçüncü kitabı aldım mı aldım. Çünkü ben bir seri bağımlısıyım başladığım şeyi mutlaka sonlandırmak istiyorum.

Sonra Gülseren Budayıcıoğlu kitaplarını okuyorum. Camdaki kız, Hayata Dön bitti şimdi elimde Madalyonun İçi kitabı var ve baya akıcı. Severek okuyup sürekli ulan ne insanlar var ya diyorum.

Bu arada Netfliksden Emily in Paris dizisini izledim çıtır çerez ve mod yükselten bir dizi. Şimdi de aşırı baskı ile Bir Başkadır'ı izliyorum. Bununla ilgili herkes yorum yaptığı için ben susuyorum.

İşte böyle sevgili okurcum gayet sıradan ve durağan zamanlar çok şükür bugünümüze dediğimiz günler yaşıyoruz. Bakalım daha neler olacak yaşayıp göreceğiz. Umarım mutluluk ve sağlık her zaman bizimle olur. Şimdilik hoşça ve huzurla kal oralarda...