16 Şubat 2017 Perşembe

O MAVİ GÖZLÜ BİR DEVDİ

Cuma kadar olmasa da perşembede iyidir be sevgili okur.
Merhaba buz gibi soğuk bir havadan sevgili okurcum. Bugün hayatım için önem taşıyan bir hikayeyi anlatmak istedim umarım severek okursun.
Var mı senin de böyle hayatını değiştiren insanlar...

İlk okul 3. sınıfta yaşadığımız ilçeden taşındık ve ben 4. sınıfa yeni bir okulda başladım.Oturmuş bir yapının içine giren yeni bir karakter. Sınıfın zekisi belli, popüleri belli, gıcığı, salağı, yani hepsi belliyken bu sınıf beni nasıl biçimlendirecekti.
Kısacası zor bir dönemdi benim için. Kendin olmak, arkadaş bulmak, kendini kanıtlamak, öğretmenlere kendini göstermek yani zor işte yeni gelen olmak.


 Zorlu bir kaç yılın ardından artık benimde arkadaşlarım olmuştu sınıfta, sınıfın belirgin tiplerinden olmasam da sevmiştim yeni sınıfımı. Artık orta okul olmuştuk. Bir gün Türkçe öğretmenimiz şiir dinletisi hazırlayacağını ve bunun için seçme yapacağını söyledi. Bir kaç kişinin isminin yanında benim ismimi de söyleyince çok şaşırdım.Ben şiir okuyabilir miydim! 
O akşam okul çıkışı konferans salonunda toplandık. Sahnenin önünde öğretmenimiz karşısında da biz. Sırayla isimleri okuyor. Ellerine birer şiir veriyor ve başla bakalım okumaya diyordu.
Sıra bana gelince ellerim buz kesti. Hiç şiir okumamıştım ki şimdiye kadar. Nasıl okunur, nasıl tonlama yapılır. 
Öğretmen ismimi söyledi ve elime şiir kağıdını uzattı önce içinden bir oku sonra da ben seni dinleyeyim dedi. 
Elimde ki kağıtta yazan şiir Nazım Hikmet'in Mavi Gözlü Dev şiiriydi. Önce içimden okudum şiiri sonra hissetmeye çalıştım adam burada ne anlatıyor, nasıl okunur bu şiir.
Öğretmen tamam şimdi okumaya başla deyince önce sesim titredi duyulmadı sonra okumaya başladım...

O mavi gözlü bir devdi minnacık bir kadın sevdi....
Şiirin sonuna geldim ama öyle endişeliyim ki ya beni seçmezse diye. Öğretmen tamam dedi gelecek vaadediyorsun biraz çalışma ile bu işin üstesinden gelirsin. Öyle sevindim öyle mutlu oldum ki, eve gidince elimden düşürmedim şiiri, okudum da okudum. Sonra provalar başladı. O kadar güzel şiirler seçmişti ki öğretmenimiz. Orhan Veliler, Ümit Yaşar Oğuzcan'lar, Cahit Sıtkı'lar daha kimler kimler.. 
Sahnemiz çok özenliydi mumlar yakılmış loş bir ortam oluşmuştu. Her şiir için ayrı bir müzik vardı. Bir pencere çizildi dekor olarak, önüne  masa sandalye ve masa üzerine kitaplar...Pencerede boğaz manzarası.. 
Sunucu giriş yapıyor Bir kaç cümle ile şairi tanıtıyor sonra şiir başlıyordu. Öyle büyülü bir ortam ki. Hepimiz sahne arkasında hazırdık. 
Ve işte sıra bende önce müzik ardından ben giriyorum sahneye... Başlıyorum şiire...
O mavi gözlü bir devdi minnacık bir kadın sevdi...
Sonrası alkış kıyamet... Hocalarım öğrenciler...
Duygulanmamak elde değil..
İşte o gün öğretmenin beni seçmelere çağırdığı gün başladı ben de edebiyat ve şiir sevgisi.. Uçsuz bucaksız bir deniz gibi..
Severek okudum her şiiri Ümit Yaşar Oğuzcan 'ın ve Nazım Hikmet'in yeri her zaman ayrı oldu tabi.
Sonra mezun olduk ve  liseye başladım edebiyat dersinde hocamız İstiklal Marşını ezberleyin gelin dedi ilk ders.Ben zaten biliyorum çok da severek okuyorum. Sonra ki dersi iple çektim.
Sınıf listesine göre gidiyordu hoca. Sonra benim ismimi okudu ve ben çıktım tahtaya. 
Başladım İstiklal Marşı'nı okumaya.
Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak...
Bitirdiğimde sınıfta bir alkış koptu daha kimse birbirini tanımıyor bile. Edebiyat hocamız da alkışlayınca değmeyin keyfime. Sen dedi edebiyat koluna gel birazda orada görelim maharetlerini...
Lise bitinceye kadar edebiyat kolundaydım . Her törende ya şiir okudum ya sunucu oldum yada konuşma yaptım. 
Edebiyatı hep çok sevdim. Bir öğretmenin beni seçmesi hayatımda nasıl büyük bir etki yaptı. Okumaz bilmez ama sevgilerimi gönderiyorum buradan Hülya Çanak öğretmenime...
İşte öyle sevgili okur..
Huzurla ve hoşça kal oralarda... 

8 yorum:

  1. Ben hasta olup sınava giremediğimde 8.sınftm. matematik hocam özlem sen zaten 100 alırsın kanaatimi kullanıp 100 veriyorum demisti 😃

    7. Sınfta edebiyat hocamda beni ayrı bi severdi.En yüksek puanı ben aldıgmdan cikolatasını hep ben yerdim.Okul çapında siir de birinci sevilince kitabinida vermsti bana 😃 Ay ne severdim hepsiniiii 😃

    Koşu hocamda beni çok severdi.Orta okulda başka okula gidince yanıma gelip burda kosma tamammı bile dedi haha 😃 voleybol hocamda basta beni hic tanimiyodu vokeybole bi girdim.Adamın göz bebeği oldum.Sınava girmeden 5 verirdi. ne günlerdi yaaa.Sayende hatırladım.Bende senin gibi şiir okuyamam.Tebrik ederim valla 😃

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çoğu zaman güzel hatıralar kalıyor geriye dönüp baktığında nasıl da nostalji oluyor... yaşlanıyoruz sanırım...

      Sil
  2. Ne tesadüf benzer şeyler yasamisiz ve ortak zevklerimiz var. Kader bizi Değmesin Yağlı Boya'nın hediyeleşme etkinliğinde bir araya getirdi :) Bana ulaşır mısınız hemen ^^

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. aaa çok çok sevindim kusura bakmayın hafta sonu pek buralara uğrayamıyorum hemen size geliyorum o zaman :)

      Sil
  3. Ne güzel bir edebiyat aşkıdır böyle :) ve Nazim hikmet Ümit Yaşar Oğuzcan Sevilmez mi :) Çok güzel bir anlatım olmuş yüreğine emeğine sağlık Sevgiler .. Sevgili değmesin Yağlı boyada gördüm isimini geldim :) iyi ki de gelmişim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok çok teşekkür ederim bu güzel düşünceleriniz için... Ümit yaşar ve nazım hikmet dizeleri ilaç gibi

      Sil
  4. Merhba, etkinlikten buldum sizi ve takibe aldım, bana da beklerm :)

    http://gezgiccift.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...